Altın madeninin kapasite artırımı için başlatılan ÇED süreci iptal edilmişti.
Ordu Fatsa’yı siyanür gölüne çeviren, bölgede devasa ekolojik yıkım yaratan maden ocağının kapasite artırımı için başlatılan çevresel etki süreci (ÇED) bildiğiniz gibi geçen ay iptal edilmişti.
Ankara İDK kararı bölge halkını mutlu etmişti. Bahar Madencilik Altıntepe Altın Madeni projesinin kapasite artırımı için Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na başvuru yapmış, ÇED süreci kapsamında Bakanlık’ta yapılan İDK toplantısına bölge halkı, CHP, İyi Parti ve DP Parti milletvekilleri ile çevreye duyarlı STK yöneticileri katılmıştı. Tepkilerin ve itirazların bir kez daha dile getirildiği toplantıdan BÖLGE HALKI LEHİNE olumlu karar çıkmış ve ÇED süreci durdurulmuştu.
MÜCADELEYE DEVAM EDİLMELİDİR!
İşletmenin açıldığı yıllardan bu yana mücadelenin içinde olan KADOÇED Başkanı Dr. Ahmet FİDAN, Konuya ilişkin Doğa Gönüllüleri Grubunda açıklama yapmış ve konunun takipçisi olacaklarını belirtmişti. Bu bağlamda kendisinden KADOÇED Portal olarak görüşlerini ve geleceğe yönelik öngörülerini ve olası eylem planlarını sorduk.
KADOÇED Başkanı Açıklamasında Şunlara Değindi:
ÇED Kapasite artış iptal kararının çıktığı gün Karadeniz Doğa Gönüllüleri sayfamızda şunları dile getirmiştim:
Son 50 yılda Tüm Türkiye’de, özellikle, son yirmi yıldan bu yana ülkemizin farklı yerlerinde, son olarak ta, Fatsa’mızda, Neredeyse, 10 yıla yakın 2013 yılından bu yana, vahşi yöntemle yürütülen, altın Madenciliğine karşı, ilmik ilmik bir mücadele verildi. Bu mücadele, Bergama’da Soma’da bilinir hale geldi, Cerattepe’de ve Kaz Dağlarında ortalık talan edildikten sonra da olsa kazanıldı. En son da Fatsa’da 2013 yılından bu yana, KİM NEREDE, HANGİ İMKANLARLA, HANGİ TARİHTE NE ŞEKİLDE MÜCADELE ETTİYSE her birisinin emeğine, özverisine ve yüreğine sağlık. Bitti mi, bitmedi, sürecin kontrolü, ortalığın toparlanması, verilen tahribatın giderilmesi için TAKİPÇİ OLACAĞIZ demiştik, sözümüzdeyiz. “Ba’de harabül Basra” sözü kulağımıza gelse de, yanlıştan dönülmesi noktasında her şey her halükarda TÜM İLÇEMİZ TÜM İLİMİZ TÜM BÖLGEMİZ ve ÜLKEMİZ ADINA hayırlı bir gelişme olmuştur.
Gelinen nokta, 2013 yılından bu yana yaklaşık on yıldır mücadele eden kişi ve kurumları mutlu etmiştir, bu süreçte yüzlerce binlerce kişinin emeği bulunmaktadır. Biz de hem bireysel olarak hem KADOÇED ve Çevre Bileşen Dernekleri kapsamında bir çok mecrada bir çok tür ve yöntemle on yıldır sürecin içinde olduk. KADOÇED olarak ÇED Değerlendirme Raporu hazırlayıp bunu Ünye, Fatsa, İkizce ve Ordu’daki farklı programlarla kamuoyuna duyurduk. En son bilindiği gibi, sevgili İbrahim Gündüz tarafından yaklaşık 400 sayfalık ALTIN ÖLÜM adlı kitapla içinde bütün bir süreci açıklayacak şekilde kapsamlı olarak işlendi.
Bu gün için Ordu genelinde, maden ruhsatlı alanları, % 75 e doğru yaklaşmıştır. Dünyanın ve Türkiye’nin ekolojik güzelliği ve botanik cenneti olan on binlerce bitki türü, İki yüze yakın (şimdilik 179) endemik bitki topluluğu barındıran Ordu ilimiz, Maden ocakları nedeniyle, büyük tahribata uğramış, böyle giderse çok yakında asgari yaşam şartları bakımından kabusa dönüşebilecektir.
Son birkaç ay içinde tesadüfi yöntemlerle farklı ilçelerde yaklaşık 100 kişi ile yapılandırılmamış yüz yüze görüşmelerde, Altın Madeni işletmesine karşı il genelinde nüfusun yarıdan fazlası negatif düşünceye sahip olduğu görülmekte ve halk işletmenin kapatılması veya kaldırılmasını istemektedirler. Buna ilişkin geçerliliği ve güvenilirliği tartışma götürmez bir örnek kütle ile, Ordu nüfusunu fazla fazla Bir Milyon kabul edersek, Bin Kişilik bir örnek kütle ve Yüz kişilik yapılandırılmış yüz yüze görüşme ile kapsamlı bir KAMUOYU ARAŞTIRMASI yapacağız.
Kamuoyu araştırmamız Uluslararası Dergilerimiz JENAS ve KENT AKADEMİSİ İstatistik Editörlerinden oluşan komisyon tarafından koordine edilecektir.
Şimdiye kadar Ünye Kent Konseyi Kent ve Çevre Araştırma Komisyon Başkanlığını yürüttüğüm dönemde, Altıntepe ÇED Durum Değerlendirme Raporunu bizzat hazırlamış ve hem Ünye Ticaret Odası konferans salonunda hem de Ünye Ziraat Odasında yaptığımız panelde sunmuştum. Bu bağlamda, Sayını hatırlayamayacağım kadar onlarca irili ufaklı yüz yüze ve çevrimiçi toplantılar yaptık, Fatsa Kültür merkezinde aynı raporun özetini sunduk. Fatsa Deniz Bilimleri Fakültesi’nden meslektaşım TEMA Fatsa temsilcisi, Prof.Dr. Mehmet AYDIN, Çev. Müh. Alaaddin YILMAZER ile bu konuda JENAS (Journal of Environmental and Natural Studies) ta Altın Madenlerinin Çevresel Etkilerine Yönelik Bir Araştırma: Fatsa Örneği başlıklı bilimsel makale yazdılar, aynı dergide Çere Mühendisi Dr.Öğr.Üyesi Gökçen Bayrak, Dr. Ahmet FİDAN iki yazarlı Türkiye’de Madencilik Faaliyetlerinde, Madencilik Sonrası Ekolojik Rehabilitasyona İlişkin Sorunsallar ve Çözüm Önerileri başlıklı bir bilimsel makale yazmıştık.
Bölge ekolojisi ve ekosisteminin korunması noktasında, bölgedeki tahribin giderilmesi noktasında takibimiz devam etmektedir.
Öte yandan İDK kararının ardından, süreç sonrası Avukat Nur Gündüz ise şunları dile getirmiştir.
Fatsa Kazanmıştır. Bu kararla madenin kapatılma süreci başlamıştır. “Yaklaşık 8 yıldır Fatsa’da faaliyet gösteren Fatsa’daki siyanürlü altın madeni için son göründü. İnceleme Denetleme Kurulu, madenin çalışmaya devam edebilmesi için gerekli olan ikinci ÇED raporunu onaylamadı. Böylece birinci ÇED raporunun süresi dolan ve ikinci ÇED başvurusu kabul edilmeyen siyanürlü altın madeninin kapatılma süreci başlamıştır. Eğer madenin ÇED raporu kabul edilseydi. Fatsa’nın tepesine 3 milyon metreküplük, 50 metre derinliğinde bir zehir barajı inşa edilecek ve siyanürlü altın madeni iki katına çıkacaktı”.
DERNEKLER ÖZEL HABER
ÇED RAPORUNU İNDİRME LİNKİ:
http://eced.csb.gov.tr/ced/jsp/ek1/25849#
18 thoughts on “Kapasite Artış ÇED Süreci İptal Edilen Fatsa Altın Madeni İşletmesinin Yakın Takibi Bırakılmamalı”
Comments are closed.